6 Kasım 2011 Pazar

Agent Provocateur - Fleurs du Mal

Aslında pek bizim kapsamımızda bir iş sayılmaz ama konu bir noktada çok ilgilendirdi bizi


Zombi saldırısına benzeyen trajik bir durum yaşayan ablanın korkunç hikayesini kaygı ve endişe ile izledik. Ama videoda en çok etkilendiğimiz şey arkada çalan death metal grubu oldu (gerçekten). Böyle bir çalışmada dinlemeyi düşünmediğimiz bir şarkı olduğundan, şu günlerde röyksopp dinliyor olsak bile, içimizdeki küçük death metalci birden kıpırdanmaya başladı. Özellikle asıl ablamızın lingerie zombiler tarafından dönüştürüldüğü sahnede resmen vay benim anam babam dedik.

Grubun kim olduğu çok yoğun araştırmamıza rağmen tam olarak bulamadık, ama bir ihtimal Omaha Bitch olabileceğini düşünüyoruz.


Mitsubishi - Codex of Reliability

Otomotiv sektörünün reklamları hep kalburüstüdür. Adamlarda para var ve harcamaktanda çekinmiyorlar.    Aynı şey konu dijital olduğu zamanda geçerli. Bugün fwa'ya girin, onlarca otomobil markasının sitesi ile karşılaşacaksınız, sakın şaşırmayın.


Mitsubishi içinde böyle bir iş yapmışlar. Site gayet gösterişli bir flash uygulaması. Bir yandan sade bir çizgisi olan tasarımın aslında ayrıntılarında oldukça ayrıntılı bir içilik var. Özellikle header alanındaki küçük animasyonlar gerçekten çok hoş.

Arabaların üzerinde çıkan samuray çizimleri özellikle çok hoş gözüküyor, çok sevdim. Araba üstüne tıklanınca çıkan animasyonlarda çok hoş olmuş fakat yükleme sürelerine değmeyen bir deneyim sunduğunu düşünüyorum. Böyle bir işten sanırım ben biraz daha etkileşim bekliyorum (araba üstüne tıklayarak bir sonraki ekrana geçmekten daha başka).

http://kodeks.mitsubishi-motors.ru/




4 Kasım 2011 Cuma

Delia Otetea



Delia Otetea Romanya doğumlu bir tasarımcı. Kendisi şu anda Almanya'da yaşıyor ve özellikle 3D işler ile uğraşıyor. Hayır kendisini bizzat tanımıyorum, konumuz olan portföy sitesinden edindim bu bilgileri.


Ablamız (Delia kız ismidir dimi?) 3D modelleme yapıyor, tamam bu durumda çok da enteresan bir şey yok, kabul. Fakat ablamız (Delia eğer bir erkeksen, gerçekten çok özür dilerim) web odaklı işler yapıyor ve ablamızın web sitesi de 3D modellemeleri ile yaptığı tüm işlere referans oluyor.


Delia hazırladığı 3D modellemelerini flash 11 ve away3d kütüphaneleri ile uygulamaya aktarıyor. Flash player 11. sürümü ile doğrudan ekran kartlarına işlem yaptırabildiği için bir önceki nesil flash player'lara nazaran çok daha başarılı grafik performansına sahip olabiliyor. Ayrıca flash 11 ile birlikte Unity ve Unreal Engine gibi bilindik ve başarılı 3D motorları .swf formatlarında üretim desteklerini duyurdular. Bu da yakında flash üzerinde çalışan çok daha havalı 3D oyunlar ve uygulamalar görebileceğimiz anlamına geliyor. 

17 Ekim 2011 Pazartesi

Diesel - Denim

Ve bir uzun aranın daha sonuna gelmiş bulunmaktayız. Kendi işimizi kurmak ile meşgul idik, gereken ilgi alakayı blog'umuza gösteremedik, yüreğimizde buruk bir sızı var.

Lakin geri döndük.



Diesel benim sevdiğim bir marka değil. Be Stupid kampanyasını da beğenmiyorum (sanırım dünya da bu kampanyayı beğenmeyen tek kişi benim). Verilen salak olun mesajının alt metninde içi dolu bir şey bulamıyorum. Daha aykırı, daha ucarı olabilmenin zekice bir yolunu bulamıyorsanız iyice mala bağlayın diyorla bence kabaca. Özellikle Diesel kataloglarındaki gibi bir tipseniz ne kadar salak olursanız olun, ihtiyaç duyduğunuz ilgi sizi bulacaktır. 



Her ne kadar markayı ve kampanyasını sevmesemde, Diesel dijital'in önemini anlamış bir marka, hatta sadece anlamakla kalmamış gereğini yapmış bir marka. Burada bahsini geçmediğimiz bir ton işleri var kayda değer olan. 



Denim sayfası da bunlardan bir tanesi. Denim ürünlerin kategoriler şeklinde bize sunulduğu sayfanın ilgimizi çekmesinin sebebi, sayfadaki muazzam HTML5/Javascript işçiliği. 


Markayı kınıyoruz, ama sayfayı ayakta alkışlıyoruz. 

http://www.diesel.com/denim/

16 Ağustos 2011 Salı

Lou Paris


Kadın iç giyim markalarının sanal dünyada aktif faaliyet göstermesinden ne kadar mutlu olduğumu anlatamam. Üstelik sadece sanal dünyada var olmaktan daha fazlasını yapıyorlar, mesela Liaison Dangereuse için yapılan striptiz bannerları işi seksi olduğu kadar da zekice bir işti (banner alanındaki abla soyunmaya başlıyor, bir süre sonra duruyor ve sizi markanın alış veriş sitesine yönlendiriyor, siz iç çamaşırını aldığınız zaman, abla soyunmaya devam ediyor. Evet göz yaşartıcı bir çalışma).


Lou Paris düne kadar hakkında hiç bir fikrim olmayan bir iç giyim markası. Taktir ediyoruz kendilerini. Bu kendi resmi siteleri. Bu flash uygulamada ilk gözümüze çarpan şey hali ile arka planda dans eden abla oldu (allah sahibine bağışlasın). Arka planında video ve ya resim gösteren web uygulamalarında ne bekliyorsanız hepsini bulabileceğiniz sitede ne yazık ki bunun üstüne eklediği bir şey yok (güzel abla hariç).



Designlicks'den ödül alan site bir şekilde ilgimizi çekti (hehe) ve evet bizde tasarımını bir noktada beğendik ve anlatmaya değer bulduk (hehehe), fakat bu tarz işlerde çok hafif bir (varla yok arasında olsa bile) etkileşim olduğu zaman tadından yenmediğini biliyoruz (bakınız Ophelia Fancy için yapılan Flash Mob işi gibi).



11 Ağustos 2011 Perşembe

The End


The End Preloaded tarafından, Channel 4 için hazırlanan bir çeşit platform oyunu. Oyunun basın bülteninde denildiğine göre, oyunu 14 - 19 yaş arası çocukların kendilerini keşfetmeleri için yapmışlar, arkadaşları bu iyi niyetlerinden ötürü tebrik ediyoruz. Bu kendini keşfetme olayı da oyunu oynayan genç arkadaşların, oyun sırasında yaptıkları şeyler, verdikleri kararlar, oyunun ve oyunda kontrol ettikleri karakterin kaderini belirliyor olması. Yıllardır oyun oynayan bir adam olarak bu durumu devrimsel bir şey olarak bulmam pek olası değil fakat bir flash uygulamasında bu tarz bir derinlik ile karşılaşmak gayet hoş.


Oyunun gözüme çarpan ilk özelliği sıradan flash oyunlarının çok daha ötesinde bir içeriğe sahip olması. Günümüzde 2D grafikli (çoğunlukla bağımsız şirketler tarafından üretilen) oyunlar tekrar yükselişteler ve şahsi kanaatim The End bir noktada o oyunların liginde olmaya çalışan bir oyun. Hatta grafik ve animasyon kalitesi ile ligin bazı üyelerinden çok daha iyi bir yerde (çizimler gerçekten çok tatlı). Uzunca inceleme (oynama) şansım olmadığı için bu lige girmeyi başarabilmiş mi bilmiyorum, fakat sırf sanat yönetmenliği için bile taktiri hak eden oyunu her hangi bir şeyin promosyonunu yapmak yerine (en azından doğrudan doğruya promosyonunu yapmak diyelim) kendi içeriğine odaklanmayı tercih ettiği için ayakta alkışlıyorum.

http://playtheend.com

22 Temmuz 2011 Cuma

FC St. Pauli - Skull Generator


Evet futboldan pek anlamıyorum ve pek de ilgilenmiyorum. Hayatımda iki kez Ali Sami Yen'de bir kez de İnönü'de bulunmuşluğum vardır ama hepsi Metallica konserleriydi :). O sebepten FC St. Pauli hakkında bildiklerim (beş dakika önce fanatik Beşiktaşlı Emre abimizden öğrendim) sadece acayip manyak bir taraftar kitlesi olduğu, bu yıl 100. yılına girdiği ve ikinci ligden birinci lige çıktığı.


Beni ilgilendiren asıl kısmı adamların Skull Generator dedikleri flash uygulaması. Sitenin olayı şudur, siteye giriyoruz, fotoğrafımızı (web kamerası ile görüntü de alabiliyor uygulama) upload ediyoruz, bir takım basit ayarlar çekiyoruz ve süper psikopat bir kuru kafa sureti haline gelmeye çalışıyoruz. 100. yıl ve birinci lige çıkma kutlaması için hazırlanan site ile kuru kafa görselinizi hazırlayıp sosyal mecralarda insanlara akıllı olun mesajınızı göndermek için muhteşem bir seçenek (hehe).

http://www.skullgenerator.com